3 Ağustos 2010 Salı

BLOGLAR VE BLOG YAZARLARI

Bugünkü yazımın hemen başında şiir yarışmasında okur oylamasının 2. günü olmasına rağmen yaşanan büyük rekabete değineceğim. Şunu söylemeliyim ki aday şiirlerin hepsini çok beğendik hepsi de içimize sinen eserler oldular. Ancak iki eserin böylesine çekişeceğini düşünmüyorduk. Gelen oyların büyük bir bölümü Say Hadi ve Hüzzam Fasıl adlı şiirlere geldi. Buna rağmen diğer şiirlerin de 17 günlük süre içinde şansları devam ediyor belirtelim.

Bloglara değinmek istiyorum bugün. Canım blogçuluk ve blog yazarlığı hakkında yazmak istiyor. Öncelikle blog furyasının 2000'li yıllardan bu yana özellikle Amerika ve Avrupa'da çok bilindik bir şey olduğunu 2007, 2008 yıllarında Türkiye'de de dikkate değer biçimde görülmeye başladığını söylemeliyim. Blogçuluğun ülkemizde 2000'lerde Amerika ve Avrupa'yla paralel bir şekilde gelişememesinin sanıyorum ki en önemli sebebi ülkemize ADSL ve 3G sisteminin çok geç gelmesidir.

İyi hatırlıyorum diğer ülkelerde, özellikle ABD'de blog yazarlığı revaçtayken özellikle ünlüleri habersiz fotoğraflayan bir "blogger" oldukça dikkat çekmiş, yükselen blog kültürü tüm boyutlarıyla tartışılmıştı. Gerçi o dönemlerde ülkemizde bu kavram pek bilinmediğinden internet dünyasıyla arası olmayan birçok insan durumun ne olduğunu anlayamamıştı.

Bloglar zamanın bedava domainleriyle yapılan çok kısıtlı kapasitelere sahip sitelerin birkaç gömlek üstü olarak nitelendirilebilir. Günümüzde internet dünyasıyla çok daha yakın ilişkiler yaşayan özellikle de gençlerin kendilerini ifade platformu oldu bloglar. Çok da güzel oldular.

Bloglar işledikleri konulara göre kategorilere ayrılıyorlar. Ülkemizdeki bloglarda dikkatimi çeken kategoriler: Moda, Spor, Kadın ve Yaşam(yemek,takı) Kişisel (edebi)... Bunlarla sınırlı değil tabii ki kategoriler ancak dediğim gibi bunlar benim dikkatimi çeken ve sayılarının çok olduğunu düşündüğüm bloglar.

Özellikle moda bloglarının firmalarca ciddiye alındığını gözlemlemekteyim. Çok izleyiciye ulaşan bu tip bloglara bazı markalar sponsor oluyor ve blog yazarları yaptıkları bu keyifli işi paraya çevirebiliyorlar. Spor bloglarında da benzer şeylere şahit oluyorum ancak moda blogları seviyesine çıktıklarını sanmıyorum. Bu işi ranta çeviremediklerini düşünsem de itiraf etmeliyim ki içi boş yorumların gazete sütunlarını doldurduğu şu günlerde, gençlerin futbol yorumları çok daha keyif veriyor.

Kişisel bloglarsa anladığım kadarıyla en çok bloga sahip kategori. Özellikle üniversite gençliği-lise gençliği henüz konuya pek vakıf değil gibi- hayatlarını ortaya seren bloglarla karşımıza çıkıyorlar. Bazılarının düzmece hayatlar olduğu iddia edilse de kişisel blogların ülkemizdeki ilk blog teşebbüsleri olduğunu biliyoruz. Henüz bu tip bir platform ülkemizde meşhurlaşmamışken hatırlarsanız bir Türk gencinin yaptığı kişisel site bütün dünyanın ilgisini çekmişti. Hatırlayanlar bilir bu Türk genci sitesinin her yerine çat pat ingilizcesiyle bir şeyler yazmış, sempatik tarzıyla gündeme oturmuştu. Günümüzdeyse kişisel blogların edebi dünyada dahi ranta dönüştüğünü görüyorsunuz. PuCCa Günlük adlı blogun sahibesi yayın evlerinin dikkatini çekmiş ve yazdıklarını kitaplaştırmayı başarmıştı. Bu anlamda farklı hayatları takip edip keyif almak adına kişisel blogların yer başkadır.


Bizimkisi bir edebiyat-sanat blogu. Ülkede yazın dünyasının dahi pek popüler olmadığını düşündüğümüzde hitap ettiği çevrenin oldukça kısıtlı olduğu bir kategoride yazıyoruz. Ancak çok da önemli değil. Üniversite yıllarında bir dergi çıkarmayı düşleyen birkaç arkadaşın bir araya gelerek dergi kıvamında hazırladığı Edebiyat Meclisi sanal alem elverdiği müddetçe çizgisinden sapmayacaktır. İçimizdeki yazma aşkı sürdüğü yere kadar yazılarımızla buraları şenlendirmeye devam edeceğiz.

***Gelecekte blogların siyasi ve kültürel gündemi belirleyeceklerine yürekten inanıyor ve blogların ciddiye alınması gereken bir ses olduğunu düşünüyorum.

Sevgiyle

Blog: Ağ günlüğü



10 yorum:

  1. kültür-sanat blogları aslından geniş bir kitleye de hitap edebilir ancak bu biraz zor bir durum öncelikle görsel olarak blogdan fazlasını vermek gerekiyor ( tema olarak özellikle ) popüler kültür dışı ;kitaplara ve sinema filmlerine ya da tiyatro eserlerine yer vermeli böylece google'dan çok sayıda kişi bloga ulaşabilir.
    Ve tabii, facebook ve tweeter gibisosyal medya araçları ile de desteklemek lazım.
    Velhasıl ne olursa olsun değindiğiniz gibi asla bir moda blogu kadar geniş kitleye hitap edemez.Ben ojeli bir parmak resminden oluşan postun altına atılmış 40 yorum gördüm.

    YanıtlaSil
  2. Bu tarz siteleri çok önemsiyorum milletimizin edebiyata daha da gönül vermesi lazım

    http://osmanlisiirleri.com

    YanıtlaSil
  3. kültür-sanat üzerine hazırlanan blog'lara diğer kitleleri de çekebilmek amacıyla arada güncel edebi ya da diğer sanat eserlerine de yer vermek gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca tabi ki sosyal medya alanlarını iyi değerlendirmek gerekir. Bunun dışında ben daha sade bir tema kullanımının insanları daha çok okumaya yönlendireceğine inandığım için kendi sayfamda karmaşık bir tema kullanmadım, edebiyatmeclisi de bana göre sade bir tasarıma sahip ve geniş kitlelere ulaşma potansiyeline sahip.
    http://otekipencere.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  4. Blogunuzla yeni tanıştım... elinize sağlık... tv seyredip sinirlenmektense blogları gezerek okumayı çok seviyorum...tabii bir de yazmayı...keyifle izleyeceğim...:))

    YanıtlaSil
  5. teşekkürler semaca blogu uzun süredir ihmal ediyorum. hiçbir şey yazmadım uzunca bir süredir. edebi blog tutmak pek kolay değil. her an malzemeniz olmuyor buna rağmen bir yanım aslında bir şeyler karalamalısın diyor ama dediğim gibi pek kolay olmuyor.

    YanıtlaSil
  6. Tamamen edebi amaçla oluşturulmuş, özgün denemeler. www.facebook.com/SonsuzlukSantiyesi

    YanıtlaSil
  7. Biz de bir edebiyat blogu yapıyoruz, okumak isterseniz ilginçlidir : turuncbiruzunc.blogspot.com

    YanıtlaSil
  8. Yazıyı ilgiyle okudum. Tespitlere hak vermemek mümkün değil:)

    YanıtlaSil
  9. Gelecekte blogların siyasi ve kültürel gündemi belirleyeceklerine pek inanmasam da (blog çeşitliği sebebi) blogların ciddiye alınması gereken bir ses olduğunu ben de düşünüyorum.

    YanıtlaSil
  10. Doktorlar'ın da kalbi var. Onlar da şiir yazar.

    bembeyazgiyinenadam.blogspot.com

    YanıtlaSil