17 Kasım 2011 Perşembe

Boşluk

Boşluk
Alışmak zordur ona
Bırakmak ise daha da zor
Bütün hücrelerini kaplayan sessiz sedasız bir bombadır.
Farkına varmadan içinde patlayan
Ve patladığında daha da kendine çeken
İçine çektikçe daha da yalnızlaştığın
Ruhununun çığlık atarak boğulduğu
Boğulurken de sadistçe zevk aldığındır…
*
Öyle durgundur ki,
Durgunluğu cezbeder
Yakalar seni
Sarar
Yaşarken ölümü düşünür gibi
Ölüyken yaşamı ister gibi
Hissedersin…
*
Ve en sonunda artık onunsundur.
Sen ona hükmettiğini
Aslında kurtulacağını
Bunun sadece bir dönem olduğunu
Söyler durursun…
*
Söylediğin yalana kendin inanarak
Gecelerce sayıklarsın

*
Bilemezsin kendi yanlızlığında boğulduğunu
Bütün dinlerden medet umarsın
Hepsine tek tek boyun eğer
Kurtuluşu gökten ulu sevgide,
Sonsuzlukta ararsın…
*
Yapabildiğin sadece
Ölmüş ruhuna dua etmektir…
Kabul olacağına inandığın
İnandıkça da deliliğe yaklaştığın,
Kurtuluşa değil kaybolmuşluğa kavuştuğun
Kör gözünle, sağır kulağınla, konuşamayan dilinle
Hissedemeyen kalbinle kala kaldığın
*
Kabullenmek zordur
Karanlıktır.
Acı verir.
Kanatır düşünceleri,
Izdırap ile yanar için
Tırnaklarının ucundan başlayarak hissedersin nefesinin kesildiğini
*
Bekleyemezsin
Çıldıracak gibi olursun
Kaparsın gözlerini
Kaparsın kalbini
Kaparsın yaşamını
Onu görürsün karşında
Kabul ettin artık
Boşluk sarmış her yerini
*
Artık uyanma vakti gelmektedir.
Zor olan geçti,
Gitti geri de kaldı
Güçlüsün çünkü
Gördün en büyük acı gerçeğini
Kabullendin
Yaşamda ölümde değersiz geldi gözünde
Tıpkı boğulurken
Bir anda kendini sudan dışarı atar gibi attın kendini
Boşluğundan
Kurtulmayı hak ettin
*
Şimdi ne yapacağını bilemeyen
Şımarık bir çoçuk kalbi var içinde
Delicesine atar
Attıkça bütün akan yaralarından
Kirli kanı atar
Temizler her bir hücreni
Ruhunu, gözlerini, dilini,
Artık herşey farklı
Sakın unutma


Mert YÜKSEL
15/11/11


İZMİR

3 yorum: