9 Ağustos 2010 Pazartesi

BEĞENDİĞİM DÖRTLÜKLER # 12

36.7

Madem otuz altı yediye düşmüş ateşin
Demek çıkışın yakın hastaneden
Benim dal gibi zayıfım, güzelim
Ne dilersen dile benden

Esiri aşkın olmuşum cana
Kafamın ve kolumun gücü senden
Ben fakir, şair doğmuşum
Ne dilersen dile benden.

M.Cevdet Anday

NAZIM HİKMET ve NECİP FAZIL


Buraya yazacağım olayın gerçekten yaşanıp yaşanmadığını bilmiyorum. Olayı okuduğum kitapta da kaynak gösterilmemişti. Olay şöyle:

Edebiyatın en büyük kavgası onların arasında oldu, denir... Belki de böyle görülmek istendiğindendir. İki ünlü şair... İki ünlü dava adamı... Onlar birbirlerini en iyi anlayanlar arasındadır aslında.

Necip Fazıl, Nazım Hikmet'i hapiste ziyaret ettiğinde şöyle bir konuşma geçer aralarında:

Necip Fazıl: "Nazım, benim rejimim olsa seni asardım. Fakat hiçlik rejiminde fikirsiz ve imansız insanların seni süründürmesinden mütessirim. Onun için ziyaretine geldim."

Nazım Hikmet: "Benim rejimim olsa ben de seni asardım.Sonra da darağacının başında ağlardım. Seni anlıyorum. Bil ki bu soylu tarafının daima takdircisi kalacağım.


Bu diyaloğun yaşanıp yaşanmadığını bilmiyorum, Bilgisi olan varsa ve bizi bilgilendirirse çok sevinirim.