18 Ağustos 2011 Perşembe

ERİK ÇİÇEĞİ


ERİK ÇİÇEĞİ

Şiir anlamaktır
Şair, şiiri arayan ahmak
Hece, uyacağı heceyi bilir
Şair uyanacağı sevgiliyi

Gözleri deniz kıyısında sıralanmış cilalı taşlar
İri ve kahverengi.
Kirpikleri ne uzun ne kısa bir bildiri
Gibi açıklayıcı,yol gösterici,tehtidkar.
Kaşları, yarım ay ya da gergince bir yay durumu.
Ortasında kutsal anıtlar gibi burnu
Saçlarında yıldızlar...

Hiddeti, Gordion Düğümü
Gülümseyiş onda.
Şiddeti kıyas kabul etmeyen
Şiirime nokta.
Ve dudakları
Sevgiyi ayakta
Karşılayan hizmetkar.

Dişleri yer yer ve görünüp kaybolan utangaçlar.
Yanağı,çarşaf deniz üstü balık kıpırdaması.
Gamzesinden dağılır
Yüzüne dalgalar
Gamzesinden başlar sarayı.

Akşamüstlerinin kızılığı
Yaz gecelerinin gök yıldızlığı
Yusufçuk böceğim, haylazlığım
Teninin kokusuna dayanamadığım
Epey anlaşılmaz bir şiir
Ve vazgeçilmez bir şehir gibi sözlerin
Süslü,sanatlı,girişken
Ki gözlerin, sözlere ilham verirken
Açan erik çiçeği.

Murat Gil (eeyore)

**Şiir Lacivert Şiir ve Öykü Dergisinin 2011 Temmuz-Ağustos sayısında yayımlanmıştır**