1 Şubat 2010 Pazartesi

AŞK TARİFLERİ # 1


Bu umuyorum ki arkası gelen bir yazı olacak. Öyle ki kaynak bulduğum ölçüde 2\3\4 diye devam edeceğim. Amacım Türk ve Dünya Edebiyatında aşk için nasıl tanımlamalar yapılmış. Kimler ne demiş sizlere sunmak. Haydi hayırlısı diyerek başlıyorum yazıma. İlk sözü İskender Pala'ya veriyorum:

"...Aşk dıştan bakıldığında bir deliliktir;ama içine girildiğinde akla ihtiyaç göstermez olur. İnsan aklı nötr bir varlık veya bir sıvı gibidir.İçine konulduğu kabın şeklini alır. aşk ise gönülde hissedilir. Nu bakımdan aşıkın aklı gönlünün emrine verilmiş sayılır.

...Aşk(ışk) kelimesinin sözlük anlamı "sarmaşık"tır. Bahçeye düşen sarmaşık tohumu nasıl bütün bahçeyi sarıp sarmalar, hatta dışarı taşarsa;gönle düşen aşk tohumu da bütün bedeni sarıp sarmalar, oradan etrafa yayılır. Nice fidanlar,selviler, çınarlar, sarmaşık tarafından sarılınca gitgide sarmaşık dalları arasında görünmez oluyorsa,aşk sarmaşığı da insan fidanını öyle kaplayıp görünmez eyler,yok eder. Sarmaşığın özelliği, sarıldığı ağacı içten içe kurutması, bitirmesi ağacın sonunu hazırlamasıdır. Nitekim aşk da insanı sarınca onu içten içe eritip yok eder. Dıştan görünen yalnızca aşktır ve aşık da çevresini görmez olur. Çünkü sarmaşık onu öyle bir çevrelemiştir ki dışarıda olup bitenleri ne duyar ne görür; hatta duymak da görmek de istemez..."

Simge Dergisi, "Aşk,Sarmaşık Demektir" makalesi,İskender Pala