12 Ekim 2010 Salı

"KEDİ ÖLDÜREBİLECEK YARATIKLAR" İÇİN İMZA KAMPANYASI


Bir canlıyı göz göre göre yani canice hisler taşıyarak katleden insanoğlu denemeyecek yaratığı onun böyle bir yaratığa dönüşmesinde emeği olan herkesi ve her şeyi bütün kalbimizle kınıyoruz!

Edebiyat Meclisi




http://www.sessizkalmasucaortakolma.com/dilekce/dilekce_detay.asp?id=584&DURUM=2 tıkla imzala

Kanunda SUÇ olarak tanımlanmayan katliamlar hakkında kamuoyunun dikkatine!

Kanunda SUÇ olarak tanımlanmayan katliamlar hakkında kamuoyunun dikkatine!

İzmir Bornova’da meydana gelen şiddet olayı hakkındadır. Geceyarısı beş üniversiteli genç evlerinde ve ders çalışıyor olmaları gereken saatte, yanlarında şiddete zorladıkları, zorla KATİL yapmaya çalıştıkları masum bir köpekle bir kediye uyguladıkları vahşetle güvenlik kameralarına yakalanmışlardır.

Bu gençler geceyarısı herkes uyurken köşede kutuya sığınmış bir kediye saldırıp başını ezerek öldürdüler. Sadece canları öyle istediği için bir başka canlıyı hunharca katlettiler.

Medeni bir hukuk ülkesinde yaşadığımıza olan inançla şikayetimizi hazırlıyorduk ki bu SUÇ'un Türk Ceza Kanunundaki karşılığını bulamadık. Kamu vicdanını yaralayan ve toplumsal barışı, sade vatandaşların güvenliğini tehdit eden bu hunharca hareket SUÇ olarak kanunlarda tanımlanmıyor. Bu sefer imzalar KANUNDA YAZILMAMIŞ, KAMU VİCDANINDA SABİT OLMUŞ SUÇLARIN CEZALANDIRILMASI içindir.

Biz aşağıda imzası bulunan YAŞAM HAKKI SAVUNUCULARI bu şekilde keyfe keder işlenen ve bir sonraki aşamasında insana yönelecek şiddetlerin GERÇEKTEN SUÇ OLARAK KABUL EDİLMESİNİ & TÜRK CEZA KANUNU KAPSAMINDA cezalandırılmasını talep ediyoruz.

Bu yüzyılda ülkemizde halen bu gibi SUÇLARIN kabahatten sayılmasını ve böylesine psikopatların aramızda elini kolunu sallayarak dolaşmasını kınıyoruz.

Saygılarımızla

ORHAN GENCEBAY-FUZULİ


Orhan Gencebay'ı günümüzde fantezi müzik olarak adlandırılan köksüz, tekdüze, kalitesiz müzik kolunun bir üyesi olarak görenlerin her zaman karşısında olmuşumdur.

Yaşadığım yer itibariyle küçüklüğümden bu yana müziklerine aşina olduğum Gencebay'ın müziği hakkında bilinçlice kafa yormaya üniversite yıllarımda başladım. Divan şiirinin en önemli temsilcilerinden olan Fuzuli'nin şiirleri ile paralellikler taşıyan şarkı sözleri doğruyu söylemem gerekirse beni sanatçıya daha da yakınlaştırdı. Gencebay'ın Türk müzik tarihinde "Babalar" olarak adlandırılan Ferdi, Müslüm gibi sanatçılarla aynı kefeye konmasınaysa kendimce bu dönemlerde karşı çıktım. Ne içerik ne de müzikal yönden bu değerli isim saydığım isimlerin sınıfında olabilirdi.

Divan şiirinde sevgiliye ulaşamama,keder, yalnızlık, kaderin maşuğu aşıktan ayırışı, sevgilinin naz edip maşuğunu divane edişi meşhur temalar ve konulardır. Ben Gencebay'ın şarkılarında bu temaların ustalıkla ve nedense o dönemi işaret eder nitelikte olduğuna inanmışımdır. İsterseniz şöylece karşılaştıralım.

Gencebay'ın "Meyhaneci" adlı şarkısıyla Fuzuli'nin birkaç beyitine bir göz atalım:

MEYHANECİ

Dertliyim, derdim: Dünyadan büyük!
Meyhane evim sarhoşlar dert arkadaşım!
Elimde sigaram dumanı da bir başka yük
Anam da babam da sensin şarap
Meyhaneci bir tek sırdaşım
....

GAZEL (FUZULİ)

Dost bivefa, felek birahm, devran bisükun
Dert çok, hemdert yok, düşman kavi, tali' zebun
*Dost vefasız, dünya merhametsiz, devir huzursuz, dert çok, derdimi paylaşan yok, düşman kuvvetli, talihim zavallı ve çaresiz.
Yine Gencebay'ın "Dilenci" adlı şarkısına bakalım:
DİLENCİ
Sevmek çok zormuş
Sevmemek çok zor
Sevilmemek çok zor
Sevdim amma sevildim mi bilemiyorum
Ağlamak zormuş
Ağlamamak çok zor
Ağlayamamak çok zor
Her gün seni kaderimden dileniyorum.

Bir dilenciyim: Senden aşkı dilenen
Her fırsatta hor görülüp belki gülüp alay edilen
Bir dilenciyim: Geleceğini bilmeyen
Senden ne para pul ne de acımanı bekleyen
Kırdın kırılmayan gururumu ve o çok değer verdiğim onurumu
Serdim yollarına ömür boyu beslediğim büyüttüğüm yaşatan umudumu
Bekliyorum her gün
Seni görmek için ve çizmen için
Kaderimin yolunu
....

GAZEL(FUZULİ)
Ey fuzuli çıksa can çıhman tarik-i aşktan
Rehgüzar-ı ehl-i aşk üzre kılın medfen mana

*Ey Fuzuli, canım çıksa, ölsem de bu aşk yolundan ayrılmam. Bana, öldüğümde aşıkların gelip geçtiği yol üzerinde bir mezar yapın.

Orhan Gencebay'ın şarkılarında sadece acı ve kederin olduğunu söylemek safdillik olur. O şarkılarının birçoğunda aşkın yüceliğini övmüştür, tıpkı divan şairleri gibi... Yarabbim adlı şarkısını bilenler bunu daha iyi anlayacaklar.
YARABBİM
Yarabbim sen büyüksün,
Yarabbim sen gönülsün,
Durdur geçen zamanı kulların gülsün!/Bütün saatler dursun/Dert rüzgarları sussun/Aşk Güneşi bahtıma gülerek doğsun./Şimdi aşk zamanıdır/Aşk gönlün baharıdır./Bırak sarhoş olalım/İçtiğim aşk şarabıdır.
GAZEL (FUZULİ)
Yâ Rab bela-yı aşk ile kıl âşîna beni
Bir dem bela-yı aşktan kılma cüdâ beni

*Ya Rab aşk belasıyla içli dışlı kıl beni, bir an bile ayırma aşk belasından beni

Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabib
Kılma derman kim helakim zehri dermanındadır

* Ey doktor ben alşk derdinden memnunum. Beni iyileştirmekten vazgeç. Derdime arama çünkü beni öldürecek olan zehir senin ilacındadır.

Bunlara benzer onlarca benzerlik bulabilirsiniz ustanın eserlerinde. Bu anlamda Orhan Gencebay'ı yeniden düşünmenizi öneririm.