Özdemir Asaf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Özdemir Asaf etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Temmuz 2013 Salı

ÖZDEMİR ASAF VE R HARFİ



Geçtiğimiz günlerde şairlerin kendi seslerinden şiirleri ve kütüphanemdeki yerleri hakkında yazmıştım. O külliyatın içine-külliyat da denemez belki ama- Özdemir Asaf'ın Kendi Sesinden Şiirleri de eklendi. Albüm kitabı şöylece tanıtayım size:

Kitap pek çok ses kaydında olduğu gibi YKY'den çıkmış. Bu konuda yanlış bilmiyorsam YKY ve İş Bankası Yayınları en önde gidiyor. Asaf'ın ses kaydı Sen Bana Bakma, Ben Senin Baktığın Yönde Olurum başlığı ile satışa sunulmuş ki şairin  en meşhur dizelerindendir bunlar.

Gelelim bu güzel ses kaydının yapılmasına vesile olan olaya. Orhan Veli'nin sesini bizlerle buluşturan vak'a bir yılbaşı gecesi eğlencesiydi. Nazım Hikmet arkadaşı Bedri Rahmi'yi kıramamış ve mikrofonun başına geçmişti. Behçet Necatigil de Almanya'ya gittiğinde sesini kaydetmek için bir cihaz almış onun karşısında keyifle söylemişti şiirlerini.
Asaf'ın durumu bunlardan biraz farklı. Yok yok çok farklı. Kitabın önsözünde sözü Asaf'ın kızı Seda Arun alıyor. Söze bir erkek arkadaşı olduğunu,  evlenmek istediğini anlatmak için babasının yanına gittiğini anlatmasıyla başlayan Arun, Asaf'ın şiirlerinde kendini belli eden şu enteresanlıkla karşılaşıyor. O yadırgamıyor tabii Asaf'ın kızına öğüt verirken kullandığı bu yönteme olsa olsa bizler şaşırırız. Asaf, eşinden şiir kitaplarını rica ediyor. Evet, düşündüklerini ve öğütleyeceklerini şiirleriyle dile getirmeyi severmiş Özdemir Asaf. Bu vesile ile babasının şiirleri okumaya başlamasını fırsat bilen Seda Arun o gün kayıt düğmesine basıyor. Şöyle dile getiriyor bu durumu Seda Arun: Düşünmeden bastığım o teybin düğmesiyle Özdemir Asaf'ın sesini kaydetmiş olmamın ne kadar önemli olduğunu çok sonraları anladım.

Evet sizler de şairin kızının düşünmeden bastığı o kayıt düğmesinin ardında büyük bir şairin aynı zamanda büyük bir hatip oluşuna, Asaf'ın  r'leri söyleyemeyişindeki sıcaklığına şahit olmak istiyorsanız mutlaka bir kitapçıdan edinin bu nadide seçkiyi. Bu tip albüm kitaplar tükenince bulması zor oluyor baştan belirteyim. Keyifli dinlemeler.

3 Mayıs 2010 Pazartesi

LAVİNİA KİMDİ?


Mevhibe Meziyet Beyat (ilhan selçuk'un eski eşi)

LAVİNİA
sana gitme demeyeceğim.
üşüyorsun ceketimi al.
günün en güzel saatleri bunlar.
yanımda kal.

sana gitme demeyeceğim.
gene de sen bilirsin.
yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
incinirsin.

sana gitme demeyeceğim,
ama gitme, lavinia.
adını gizleyecegim
sen de bilme, lavinia.

Bu dizelerin ne kadar güzel olduğunu anlatmak için çabalamama gerek yok sanırım. Aşk şiirlerinin en güzellerinden biridir Lavinia. Bu sitede de daha önce yayımlamıştık. Sonra da yayımlarız. Lavinia bir külttür.

Diğer yazılarımdan birinde Haluk Oral'dan da bahsetmiştim. Şiir Hikayeleri adlı kitabından da.

Her zaman büyük şiirlerin kimler için yazıldığını hangi olaylar üzerine yazıldığını merak ederdim. Aslında merak etmeyi sevdiğimi anladım sonraları. Bir şiirin gerçek hikayesini duyduğunuzda o şiirden soğuyabiliyorsunuz. Murathan Mungan'ın "Olmasa Mektbun" adlı şiirini lise yıllarımda Derya Köroğlu için yazdığını bilmiyordum mesela:D

Neyse Lavinia'nın kim olduğunu araştırmış Haluk Oral ve kitabında bizlere sunmuş. Ben de meraklılarıyla paylaşayım istedim. Detay bekleyenler bu kitabı alacak tabii:D Özdemir Asaf'ın büyük aşkını merak ediyorsanız:






7 Mart 2010 Pazar

BU SEVGİDİR



BU SEVGİDİR

Onun güzelliğini herkes görüyorsa o bence az güzeldir.
Herkes biliyorsa o bence hiç güzel değildir.
Onun güzelliğini yalnız ben görüyorsam bu sevgidir.
Yalnız ben biliyorsam bu aşktır.
Hiç kimse görmüyorsa bu yalnızlıktır.

ÖZDEMİR ASAF

17 Ekim 2009 Cumartesi

ÖZDEMİR ASAF


Şiirin bu deli çocuğu gerçekten felsefe eğitimi almış olduğunu gösteriyor şiirlerinde. Diğer şairlerden farkını ortaya koyan bir sürü yönü var. Şiirlerini zaman zaman tekerleme havasında yazmasından tutun da bazı sözcükleri daralmaya uğratmadan yazması gibi. "Bilemiyorum" değil de "bilemeyorum" yazıyor mesela sözcüğü. Bunun sebebini henüz bulabilmiş değilim. Sanırım daralma kuralına inanmıyor şair.

Nereden bakarsanız bakın Asaf özgün şiirler koyuyor ortaya. Onun aşk ile ilgili şiirlerine bayılıyorum. Bir Kapının Önünde kitabından birkaç tane şiirini sizlerle paylaşmak istedim.

Sensiz

Sensiz de denizi seyredebiliyorum.
Hem dalgaların dili seninkinden açık.
Ne kadar hatırlatsan kendini boş.
Sensiz de seni sevebiliyorum.

Hep boş konuşurduk hatırlar mısın, bula bula,
Karşılaştığımız zamanlarda.
Sen, sevgiden şımaran çocuk,
Ben şaşıran budala.

**Şiirde sevgisinin karşılık bulamayışından şikayet eden bir adamı ne kadar da güzel ifade etmiş şair. Buluşmalarını boş muhabbetten öteye taşıyamayan bir insan için yaptıklarının budalalık olduğunu anlayan herkes bu şiirden haz alacaktır.


Duvara Astığım

Ölünceye kadar seni bekleyecekmiş,
Sersem.
Ben seni beklerken ölmem ki..
Beklersem.

** Kıskançlığı Faruk Nafiz'in "Kıskanç" şiirinden sonra en iyi anlatan şiirdir, bana kalırsa.

Mesaj

Ölebilirim genç yaşımda,
En güzel şiirlerimi söylemeden götürebilirim.
Şimdi kavak yelleri esiyorken başımda,
Sevgilim,
Seni bir akşam-üstü düşündürebilirim.

** Her şairin en çok bilinen şiirleri vardır. Özdemir Asaf'ın Lavinia'dan sonra en bilinen şiiridir belki de mesaj. Bu şiirdeki mesajı alabilmiş midir sevgili;ancak Özdemir olacakları çok öz ifade etmiş karşısındakine.



Gurur

Çağırdığım balık
Yemi çıkar, dedi,
Oltayı görmeden gelmem.

Bu şiiri okuduğumda bir aşk şiiri olduğunu düşünmüştüm. Hala öyle düşünüyorum.

Ç

Ben uyurken
Duvarıma tırmandın
Güllerimi yoldun.

Ve bütün şikayetin
Sen uyurken
Bahçene girenlerden


** Yorumu sizlere bırakıyorum.